Egitim Hayatımın En Kötü Hatırası: Kadıköy Maarif Koleji Istanbul
Istanbulda oturdugumuz siralarda beni Orta 1’de Kadikoy Kolejine yatili olarak vermislerdi. Cunku evimiz Bogazin karsi tarafindaydi, her gun gidip gelmek cok zor olacakti. Egitim acisindan Kadıkoy Kolejı hayatimi degistirdi cunku mukemmel Ingilizcemi Kolejin Amerikali hocalarina borcluyum. Ilk Kuzey Amerika kulturunu orada tattim ve bu kitaya gelmeyi aklima koydum. Fakat dıger taraftan hocalar ve ogrenciler baska bir hikaye. Neyse, bu konuya girmeyeyim. Biraz komik bulabileceginiz baska bir hikaye anlatayim.
Kadikoy Kolejine Teoman adli bir muavin almıslardı. Soyadini hatirlamam. Adam boksor ve boks sirasinda bir yumrukla adam oldurdugu icin yumrugunu muhurlemisler. Tabii yag cekmek icin hepımız gorunce egilip selam veriyoruz falan, Osmanli usulu, fakat adamin hic guldugunu veya gulumsedigini gormedik. Herkese canınıza okurum der gibi bakardi. Mutalaa saatinde (Mutalaa kelımesının herhalde yeni Turkcesi mevcut ama Osmanlicasini tercih ediyorum) bermutad yukari siniflardan birisini mutalaa agbisi olarak tayin ettiler. Adam hergelenin teki. “Sakin konusmayin yoksa Teoman’a gonderirim” diye bizi tehdit ediyor. Sira arkadasim Mehmet, Domuzcuk derlerdi. Her ogrencinin bir yapma adi vardi) bir seks kitabi okumus, gulerekten bana anlatiyor. Cok sevimli bir cocuktu ama domuza benzetirlerdi. Mutalaa agbimiz Domuzcugun konustugunu gorunce “Siz ikiniz hemen Teoman’a gidiyorsunuz, kaytarirsaniz fena yaparim” dedi. Mecburen Teoman’a gittik. En onde ben.
Teoman neden geldiniz diye sordu. ben de biraz konustuk hocam kusura bakmayin dedim. Bunu derken beni saclarimdan tutup kaldirmaya basladi, Parmaklarim uzerinde yukselince suratima iki tane simsek gibi tokat patlatti. Bir daha gelecekmisin dedi. Ben de hayir gelmeyecegiz dedim, ama ayakta durmak ve bayilmamak icin kendimi zor tutuyorum. Yuzum felaket acıyor ve acaba aglasammi diye dusunuyorum. Birden arkamda canhiras bir ciglik duydum ve dondum. Zavalli Domuzcugun kepce kulaklari vardi. Gozluk takiyor. Teoman Domuzcugu kulaklarindan tutup 2 metre havaya kaldirmis. Indirince 2 tane de sımsek gıbı suratına patlatti. Cocukcagizin kendi bir yana gozlugu baska yana gitti. Hungur hungur agliyor. Ben kendimi tutamadim kendi acimi unutup gulmeye basladim. “Niye guluyorsun” dedi. Kusura bakma Mehmetcigim havalanman cok komikti dedim.
Sinifta tabıı suspus olduk, bir daha Teoman’a gitmedik. Butun bunlara ragmen Kadikoy Koleji cok guzel bir okuldu. Cam agaclari altinda, harikulade bir Fenerbahce manzarasi, temiz hava. Fakat hocaların yuzde 90’i akil hastasi ve sadist. Maalesef bunu Turkiyede karsilastigim Turk hocalarin cogu icin soyleyebilirim. Akil hastasi, sadist ve psikopat. Ailemiz bizi pahali ozel okula gondermek icin bir suru para veriyor, fakat umurlarinda degil. Bunu neden yazdim? Cunku nihayet Sayin Cumhurbaskani Erdogan okullarda dayagi yasak etmis, bu kurali cigneyen hocalarin islerine son verilmis.
Kanada’da yatili okula gitmedim ama Istanbullu avukat bir hanim. Duygu Hanim, oglunu Victoria’da yatili okula vermis. Cocuk yanlizliktan dolayi olsa, psikolojik problemleri olmus ve intihar etmis. Avukat Hanim bunun acisindan kurtulamadi. Turkiyenin Vancouver Konsolosunu da bu hadise icin sucluyor. Konsolos cocugun problemlerine yardimci olacagi yerde polise haber vermis ve cocugun okuldan atilmasina ve intiharina sebep olmus. Duygu Hanim’in musaadesi olmadigi icin detaylari burada anlatmiyorum.
Steffan Ileman, 9 Haziran 2023
Gazetecilik Ne Olmali
Ben “vatandas gazeteci” olarak kopyaciliga ve sansure karsiyim. Vatandas gazeteci ne demek? Birinci elden gordugu hadiseleri para ve menfaat gozetmeden oldugu gibi anlatmak. Simdi cok taninmis olan bir Internet gazetesi var. Sozde herkese gazeteci olma firsati tanidigi icin binlerce Kanadaliyi kullaniyor ve reklamlardan buyuk para yapiyor. Birkac kurus da kendini gazeteci sananlara dagitiyor. Bu adamlarin temel prensibi sozde gazetecilerin “makalelere” 3 tane link koymasi. Ilk takismamiz bu sebepten oldu. Linklerin nerede? Linkim yok cunku kendi gordugum tecrube ettigim hadiseleri anlatiyorum. Yazdigim 6 makale bu heriflere 300,000 okuyucu kazandirdi. Fakat en son makalemi 5 dakika icinde sildiler. Bu, IRB denilen gocmenlik idair mahkemesinin bir Turkle durusmasi hakkindaydi. Ben cok mahkemede bulundum, bu kadar amatorce yapilan bir sacmalik gormedim. Once bana birkac gun soyleyemediler makalemi neden sildiklerini. Once mahkemeye iftira ediyorsun dediler. Fakat iftira kanunlarini cok iyi biliyorum, bu konuyu tartisamadilar. Sonunda hukumete dil uzatiyorsun dediler ve beni yazmaktan yasak ettiler. Evet, verdikleri gulunc ve yanlis bir karari dogruyu yazmak dil uzatmaksa, dil uzatiyordum ama essek dili onlarinkiydi. Cunku nerede gazetecilik, bu adamlara essek surusu desem eseklere hakaret etmis olurum. Simdi bir mahkeme tecrubemi anlatayim.
sı
Marijuana Cekmek ve Sizofren: Bir Mahkeme Hikayesi
Tanidigim bir Turk ailesi var. 3 kardes. Bir tanesi agzina koymaz ama 2 kardes sabahtan aksama kadar marijuana tuttururler. Bunlardan bir tanesi, ve cok halim selim bir cocuk bir gun arka sokaklarda hic tanimadigi bir adami 17 yerinden bicaklayip olduruyor. Mahkeme onun ceza kanunu altinda yargilanmasi hakkinda. Beni tercuman olarak cagirdilar. Adam yaptigini hatirlamiyor bile. Diger tarafta magdurun hungur hungur aglayan anasi babasi. Savunma 2 eksper tanik cagirmis. Bir tanesi adami akil hastanesinde tedavi eden doktor. Digeri de psikoloji profesoru gibi bir eksper. Ikisi de yemin altinda marijuana icmenin bazi kisilerde sizofren yaptigini soyledi ve davaliyi sucsuz bulun dedi. Netice: mahkeme katili suzcsuz buldu ve iyilesene kadar hastane bakiminda kalmasina karar verdi.
sı
Mevsim Safsataları ve Gerçekler
Mevsimler degisiyormu? Tabiiki, belki binlerce seneden beri ve karbon hikayeleri ile bir alakasi yok. Ozellikle Kuzey Amerikada bir hikaye din haline geliyorsa emin olabilirsinizki, arkasinda buyuk para yapan menfaat gruplari vardir. Mevsim degisikligi hakkinda ilk kitabimi okudugum zaman cogunuz muhtemelen kundaktaydiniz. O zaman daha bu konudan milyonlarca dolar kar eden menfaat gruplari bile yoktu. Once mevsimleri yaratan nedir, onu anlayalim. Gayet basit: dunyanin yorungesi ve gunesle olan acisi. Bu aci degistigi takdirde mevsimlerin de degisecegi bir gercek. Ben o zamanlar icinde enerji toplayan bir yapiyla denemeler yapiyordum. Bu yapinin dogru calismasi icin, ve bunu ilk yapanlar binlerce sene once gelip gecmis Misir medeniyetleri, “Hakiki Kuzey” denilen bir pozisyona kurulmasi lazim. Fakat hayret, Hakiki Kuzey her sene az da olsa degisiyor. Cunku dunyanin yorungesi ve gunese olan acisi degisiyor ve bunun ne karbonla ne de araba kullanip kullanmamanizla bir iliskisi yok. Dunyanin yorungesi ve gunes acisini etkilemek icin sizin yapabileceginiz bir sey de yok. Isterseniz Bill Gates’in tavsiyesini tutun ve inek yerine bocke yiyin. Inekler nefes alip yellendikce dunya sozde isiniyormus. Veya basbakanimizin yaptigi gibi karbon sertifikasi alin, bazi kapitalistler bayram etsin. 40 sene once bu safsata aerozol denilen fisfislarla basladi. Fisfislara konulan pfc denilen bir kimyevi madde stratosferde delik aciyormus ve gunes isinlari bu delikten gectigi icin dunya isiniyormus. Tabii yuzlerce issiz doktora mezunu bunun dogruluguna yemin etti. Bunlarin arasinda yazdigi palavra kitaplarla milyarder olan Al Gore adinda bir ABD’li politikaci. Aman kese kagidi kullanmayin cunku agaclari kestikce dunya isiniyor. Bunun yaninda, denizlerin butun dunyayi kaplayacagina ve bir buzul devrine girecegimize yemin eden saskin ilim adamlari. Yani karbon yeni bir safsata sayilir. Dunya 1.5 dereceden fazla isinirsa insanlik bitecekmis. Isvec’den hasta bir kizi getirip hepimize de hakaret ettirdiler. Dunyanin 5 senesi kaldi diye. Ben ne bicim kuresel isinma, soguktan donuyoruz diyince “sen bilimden anlamazsin” dediler. “Karbona laf etme” dediler cunku binlerce firsatci karbondan buyuk paralar yapiyorlar. Gectigimiz soguklardan sonra kuresel isinma mevsim degisikligi oldu. Cunku millet ne kadar saf ve aptal olsa burnu soguktan buz tutmus adama kuresel isinma oldugunu kabul ettirmek zor olsa gerek. 10 sene once bir bankaciyla tanismistim. Kanadanin en buyuk bankalarindan birinin baskan yardimcisi. Adam 250,000 dolarlik isini birakmis, karbon sertifikasi ticaretine girmis. Hemen ofisime geldi ve bana karbon sertifikasi satmaya calisti. Cunku cok benzin yakan buyuk bir Amerikan arabam var, ama dunyayi kurtarmak istiyorum. Karbon sertifikasi alirsam havayi kirleten arabama bir cesit gunah cikarmis oluyorum. Dunya kurtuluyor. Cinliler bu safsataya popolariyla guluyorlar cunku en buyuk karbon kirliligi Cin’de. Ve “yesil enerji” denilen gunes ve ruzgar enerjisi icin gereken butun malzemeler Cin’den geliyor. Biraz da bu gerizeka batililar bizim 100 sene once yasadigimiz gibi yasasinlar diyorlar. Biz luks arabalara, onlar da yayan ve bisiklete…
SI